UKCA’nın Ortaya Çıkışı
Birleşik Krallık’ın Avrupa Birliği’nden ayrılmasıyla birlikte (Brexit), ürün uygunluk değerlendirme ve sertifikasyon süreçlerinde köklü bir dönüşüm yaşanmıştır. 1 Ocak 2021 itibarıyla yürürlüğe giren UKCA (UK Conformity Assessed) işareti, İngiltere pazarında (İngiltere, Galler ve İskoçya) ürünlerin yasal olarak satılabilmesi için zorunlu hale gelmiştir. Bu yeni işaret, Avrupa Birliği’nin CE işaretine benzer bir prensip üzerine inşa edilmiştir ancak tamamen Birleşik Krallık mevzuatına dayanmaktadır. UKCA, CE’nin yerel bir karşılığı olarak işlev görse de, geçerlilik alanı ve belgelendirme mekanizması açısından önemli farklar barındırır.
UKCA sisteminin oluşturulmasının temel nedeni, Birleşik Krallık’ın Avrupa mevzuatından bağımsız bir ürün güvenliği altyapısı kurma hedefidir. Brexit sonrasında İngiltere, kendi teknik düzenlemelerini belirleme yetkisini geri almış ve CE kapsamında yürütülen uygunluk değerlendirme süreçlerini kendi bünyesinde yeniden tanımlamıştır. Bu kapsamda, İngiltere hükümeti, “Statutory Instruments” adıyla anılan yerel yönetmelikleri çıkararak Avrupa’daki direktiflerin ulusal versiyonlarını yürürlüğe koymuştur. Örneğin, CE’nin Makine Direktifi (2006/42/EC) yerine, İngiltere’de “Supply of Machinery (Safety) Regulations 2008” referans alınmaktadır. Bu geçiş süreci, hem yerel üreticiler hem de AB merkezli ihracatçılar açısından yeni yükümlülükler doğurmuştur.
UKCA işaretinin geçiş dönemi başlangıçta 2022 sonunda tamamlanacaktı; ancak İngiltere hükümeti, sanayi talepleri doğrultusunda bu süreyi birkaç kez uzattı. Şu anda belirlenen geçiş planı, CE işaretli ürünlerin belirli sektörlerde geçici olarak kabul edilmesini içermektedir. Ancak uzun vadede UKCA tamamen bağımsız hale gelecektir. Bu nedenle üreticilerin, yalnızca CE sertifikasyonuna güvenmek yerine UKCA gerekliliklerini de sistemlerine entegre etmeleri zorunludur.
UKCA’nın yürürlüğe girmesi, özellikle CE belgelerini AB merkezli onaylanmış kuruluşlardan almış firmalar için kritik bir değişiklik anlamına gelmiştir. Çünkü CE sürecinde kullanılan onaylanmış kuruluş numaraları (Notified Body ID), İngiltere’den çekilen kuruluşlar için geçersiz hale gelmiştir. Artık İngiltere hükümeti tarafından yetkilendirilen “Approved Body” statüsündeki kuruluşlar, UKCA sürecinde rol almaktadır. Dolayısıyla üreticilerin, İngiltere pazarına yönelik ürünleri için bu kuruluşlardan sertifika alması gerekmektedir. Bu durum, iki farklı uygunluk sisteminin eşzamanlı yürütülmesini zorunlu kılmaktadır.
CE ile UKCA Arasındaki Teknik Farklar
CE ve UKCA işaretleri aynı temel amaca hizmet eder: ürünün güvenli, yasal ve teknik gerekliliklere uygun olduğunu göstermek. Ancak bu iki sistem arasında dikkat edilmesi gereken teknik ve idari farklar vardır. CE işareti, Avrupa Ekonomik Alanı (EEA) ülkelerinde geçerlidir; UKCA ise yalnızca İngiltere, Galler ve İskoçya’da geçerlidir. Kuzey İrlanda ise ayrı bir statüye sahiptir; burada “CE” veya “UK(NI)” işareti kullanılmaktadır. Bu durum, üreticilerin pazar stratejilerini yeniden planlamalarını gerektirmiştir.
Teknik açıdan bakıldığında, CE ve UKCA süreçleri benzer test yöntemleri ve standartlara dayanır. Ancak belge referansları, yetkilendirme kurumları ve mevzuat isimleri farklıdır. Örneğin, CE sürecinde “EN” standartları esas alınırken, UKCA sürecinde “BS EN” veya “UK Designated Standards” kullanılmaktadır. Bu fark, teknik dosyalarda ve test raporlarında kullanılan referans kodlarının da değişmesi gerektiği anlamına gelir. Ayrıca, CE uygunluk beyanı “EU Declaration of Conformity” adıyla düzenlenirken, UKCA için “UK Declaration of Conformity” hazırlanır ve ayrı tutulur.
Bir diğer önemli fark, belgelendirme otoriteleridir. CE sürecinde onaylanmış kuruluşlar (Notified Bodies) Avrupa Komisyonu tarafından atanır. UKCA sürecinde ise bu kuruluşlar İngiltere’nin “Business, Energy & Industrial Strategy (BEIS)” departmanı tarafından “Approved Body” olarak akredite edilir. Dolayısıyla bir kuruluş hem CE hem UKCA onayı veremez; iki ayrı statüye sahip olması gerekir. Üreticiler, belgelendirme planlarını bu ayrımı dikkate alarak kurgulamalıdır.
Teknik dosya gereklilikleri açısından bakıldığında, her iki sistem de ürünün tasarımı, üretimi, test raporları, risk analizleri ve kullanım kılavuzlarını içeren kapsamlı bir dosya ister. Ancak CE dosyaları AB düzenlemelerine göre hazırlanırken, UKCA dosyaları İngiltere mevzuatına göre şekillenir. Bazı sektörlerde (örneğin oyuncaklar, tıbbi cihazlar, gaz ekipmanları) İngiltere’nin AB’den farklı güvenlik limitleri veya test protokolleri belirleme yetkisi vardır. Bu nedenle üreticiler, teknik dosyalarını iki ayrı formatta güncel tutmak zorundadır.
Çift İşaretleme Stratejisi
Hem Avrupa Birliği hem de Birleşik Krallık pazarlarında faaliyet gösteren üreticiler için en mantıklı yaklaşım, “çift işaretleme” (dual marking) stratejisidir. Bu strateji, ürünlerin hem CE hem de UKCA işaretini taşıyacak şekilde belgelendirilmesini ifade eder. Böylece aynı ürün hem AB ülkelerinde hem de İngiltere’de yasal olarak satılabilir. Ancak bu strateji, dikkatli planlama ve iki sistemin gerekliliklerini aynı anda karşılayacak bir dokümantasyon yapısı gerektirir.
Çift işaretleme sürecinde üreticilerin dikkat etmesi gereken en önemli husus, test ve uygunluk değerlendirmelerinin her iki sistemin şartlarına da uyumlu olmasıdır. Örneğin, aynı laboratuvar test raporları hem CE hem UKCA teknik dosyalarında kullanılabilir; ancak beyan formları ayrı tutulmalıdır. Ayrıca, ürün etiketi üzerinde her iki işaretin de görünür ve kalıcı şekilde yer alması gerekir. UKCA logosunun boyutu ve konumu, İngiltere yönetmeliklerine göre CE’den farklılık gösterebilir.
Çift işaretleme stratejisi, özellikle uluslararası tedarik zincirine sahip firmalar için operasyonel avantaj sağlar. Çünkü iki farklı üretim hattı kurmak yerine tek bir üretim süreciyle her iki pazarın gereklilikleri karşılanabilir. Ancak bu süreçte dokümantasyon karmaşası yaşanmaması için dijital belge yönetim sistemlerinin kullanılması önerilir. Ayrıca, her iki bölgedeki yasal değişikliklerin düzenli olarak izlenmesi gerekir. İngiltere’nin, AB mevzuatından farklı yeni teknik gereklilikler getirmesi olasıdır.
Bu stratejinin sürdürülebilir olması için, üreticilerin her iki sistem için de ayrı temsilciler ataması gerekir. CE sisteminde “Authorized Representative (EU Representative)” zorunluyken, UKCA sürecinde “UK Responsible Person” atanır. Her iki temsilci, kendi bölgesindeki yetkili otoritelerle iletişimden sorumludur. Ayrıca, piyasada tespit edilen uygunsuzluk durumlarında, bu temsilciler geri çağırma ve bildirim süreçlerini yürütür.
Çift işaretleme, özellikle global markalar için rekabet avantajı sağlar. Çünkü Brexit sonrası dönemde hem Avrupa hem İngiltere pazarında varlık göstermek isteyen üreticiler için iki ayrı belgelendirme stratejisini sürdürmek zorlayıcıdır. Bu nedenle bazı üreticiler, ürün tasarımlarını ve üretim süreçlerini iki sistemin kesişim kümesine göre optimize etmeye başlamıştır. Bu yaklaşım, ilerleyen yıllarda CE–UKCA uyumlu ürün tasarımının standart hale gelmesini sağlayacaktır.
Etiketleme ve Dokümantasyon Detayları
UKCA sürecinde etiketleme ve dokümantasyon, uygunluk göstergesinin temel bileşenleridir. Üretici, ürün ambalajı veya cihaz üzerinde UKCA logosunu görünür, okunabilir ve silinmeyecek biçimde yerleştirmekle yükümlüdür. Ayrıca ürünle birlikte kullanım kılavuzu, uygunluk beyanı ve teknik dosya referansları da sağlanmalıdır. İngiltere yönetmelikleri, etiketin yerleşimi ve boyutu konusunda CE’ye benzer bir yaklaşım benimsemiştir; ancak “UK Responsible Person” bilgilerinin etikette belirtilmesi zorunludur. Bu kişi veya kurum, İngiltere’deki yasal sorumluluğu üstlenir.
Etiketleme sürecinde yapılan en sık hata, UKCA işaretinin sadece dış ambalaja konulmasıdır. Oysa yönetmelik, ürünün üzerinde veya sabit bir bilgi plakasında bu işaretin bulunmasını şart koşar. Ayrıca, elektronik ürünlerde dijital ekran veya yazılım arayüzü üzerinden işaretleme yalnızca belirli koşullarda geçerlidir. Üretici, fiziksel etiketlemenin teknik olarak mümkün olmadığı durumlarda, bu istisnayı teknik dosyada açıkça belgelemelidir.
Dokümantasyon süreci, yalnızca uygunluk beyanı oluşturmakla sınırlı değildir. Her ürün için ayrı bir teknik dosya hazırlanmalı ve en az 10 yıl süreyle saklanmalıdır. Bu dosya; test raporları, risk analizleri, üretim kontrol planları, kalite güvence kayıtları, etiket tasarımları ve fotoğrafları içermelidir. Ayrıca, “UK Declaration of Conformity” belgesinde ürün kimliği, uygulanan yönetmelik ve standartlar, üretici bilgileri, yetkili temsilci adı ve imza tarihi yer almalıdır. Eksik belge, ürünün piyasaya arzını engelleyebilir.
Üreticilerin etiketten belgeye kadar tüm süreçlerde dijital izlenebilirlik sağlamaları önerilir. Bu amaçla, ürün kodu veya QR etiketleri üzerinden belge erişimi sağlamak, denetimlerde büyük kolaylık sağlar. Ayrıca, revizyon yönetimiyle belgelerin her güncellemesinin tarih, sürüm ve yetkili onay bilgileriyle kayıt altına alınması gerekir. Bu sayede hem CE hem UKCA süreçleri arasında tutarlılık korunur.
Uzun vadede, İngiltere’nin dijital belgelendirme sistemine geçiş yapması beklenmektedir. Bu durumda üreticiler, elektronik beyan platformları aracılığıyla UKCA belgelerini çevrimiçi olarak sunabileceklerdir. Bu gelişme, belge yönetimini hızlandırırken, doğrulama süreçlerini de daha güvenilir hale getirecektir.

